Bugünlerde de "Proje Okulu" olarak adlandırılan liselerdeki öğretmen tayin üzerinden Bakan Tekin'e saldırıyorlar.
Bu okullarda görev yapan öğretmenler baştan şu şartı kabul ederek göreve başlıyorlar: "Proje Okul"unda öğretmenlerin görev süresi 4 yıldır ve 4 yılın bitiminde de başka bir okula tayinlerini çıkar.
Hususi şartlara göre görev süresi bir 4 yıl daha uzatılabilir.
"Proje Okulu"yla alakalı yönetmelik gayet açık değil mi?
Yukarıda da yazdığım üzere bu okullarda öğretmen olmak istiyorsanız 4 yıl sonra tayin olmayı da göze almanız gerekiyor ki alttan gelecek yeni öğretmenlere de yer açılsın.
2024-2025 eğitim dönemi bitimine 2 ay kala bazı öğretmenler normal akışındaki tayin mevzusunu kişisel çıkarları uğruna siyasileştirdiler.
Cumhurbaşkanı olma hayaliyle yanıp tutuşan, seçildiği kurultay hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın şaibe soruşturmasını yürüttüğü CHP Başkanı Özgür Özel durur mu hemen mevzuya atladı.
Bu sıralar ağzında "Savaş" kelimesi yuva yapmış Özel'in talimatıyla CHP liseleri de kendi içi gibi karıştırmaya başladı. Liseli talebelerini sokağa dökmeye çalıştılar ama kendi kitlesini sokağa dökmeyi başaramadığı gibi talebeleri de dökemedi. Küçük gruplar halinde ufak tefek protesto eylemleri yapıldı.
CHP'liler tayinler hakkında "AKP kendi ideolojisini dayatmak için yapıyor" diyorlar. Sanki mevcut öğretmenler AK Parti zamanında atanmamış gibi ve sanki bu okullar AK Parti zamanında açılmamış gibi konuşuyorlar. Nasıl olsa şartsız sualsiz kendilerine inanacak bir kitle var. "Odun koysalar oduna oy veririz" diyen kitleden bahsediyor; kötü huylu bir kitle!
Sayın Bakan geçen sene de Türkiye'de yıllardır izinsiz faaliyet gösteren okulları Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlamak için adım atınca hedefe konmuştu.
Geçen sene yazdığım yazıda şaşkınlığımı şu kelimelerle ifade etmiştim: "Geçen hafta sosyal medyada mezkûr konu hakkında Sayın Bakan'ın konuşmasını dinlerken kulaklarıma inanamadım. Konuşmayı, "Nasıl yani", "İzinsiz mi", "Böyle bir şey nasıl olur", "1942'den beri mi izinsiz eğitim veriyorlar" şeklinde bol ünlemli cümleler kurarak dinledim."
Türkiye'de 82 yıldır müfredatlarını kendileri oluşturan, teftiş izni vermeyen ve izinsiz faaliyet yürüten okullar varmış. Bakan Tekin daha müsteşarken bu okullarla alakalı çalışmalara başlamış. Bakan olunca da korsanlığa müdahale etti.
O zaman da aynı güruh Sayın Tekin'e saldırmıştı. Ben de mezkûr yazımın sonunu şu cümlelerle bitirmiştim: "Fransa'nın Türkiye'de 82 yıldır devam eden sömürgeci tavrına karşı Bakan Yusuf Tekin'i desteklemek boynumuza borçtur. Ekler pasta ile dışkısını karıştırarak yiyenlere karşı tarafımız gül suyu ile lokum yiyenlerin tarafıdır."
CHP çocukların arkasına saklanarak kendine alan açmaya çalışıyor. İşte bu kadar düştüler!
Star, 18 Nisan 2025.
