İtirafçılar, Spor A.Ş. Genel Müdürü Fatih Keleş ile İBB İştirakler Komisyonu Başkanı Ertan Yıldız'a valizlerle para taşıdıklarını anlattı. Rüşvet sisteminin başında ise Ekrem İmamoğlu'nun olduğu defaat ile belirtildi. Soruşturma kapsamında 24 şüpheli “etkin pişmanlık” kapsamında itirafçı olup tahliye edildi.
Rüşvet çarkı
Soruşturma kapsamında 24 şüpheli “etkin pişmanlık” kapsamında ifade vererek tahliye edilirken, paravan ihaleler, gizli para akışları, tehdit ve şantajlar ahtapot gibi saran kirli ağı tek tek gün yüzüne çıkardı. Gizli kasa Ertan Yıldız, iş adamı Aziz İhsan Aktaş ve İBB Kültür AŞ Genel Müdürü Murat Abbas ve diğer kilit isimlerin itirafları, İmamoğlu'nun İBB'deki rüşvet çarkını gözler önüne serdi.
Yolsuzluk soruşturması hala sürüyor!
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca tutuklanmasının ardından İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan eski Ekrem İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu zanlılar hakkında "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" suçlarından yürütülen yolsuzluk soruşturması sürüyor.
Ahmet Sari’nin itirafları
Soruşturma kapsamında Sarılar İnşaat isimli şirketin sahibi Ahmet Sari de itirafçı olarak tahliye edilirken, rüşvet ve yolsuzluk çarkının nasıl işlediğini anlattı.
2019'dan 2023'e kadar İBB ile ciddi sıkıntılar yaşayan Sarı'nın bu süreçlerin neticesinde İBB'nin farklı birimlerinde ve farklı iştiraklerde ciddi miktarlarda alacakları doğdu.
2022'nin sonlarında sekreter tarafından aranan iş adamı Sarı, Ertan Yıldız ve Fatih Keleş ile Bakırköy'de bulunan İBB'nin ek binasına davet edildi.
Bu görüşmede Fatih Keleş ile Ertan Yıldız, Sarı'ya, para vermeden alacaklarını tahsil edemeyeceğini söylediler.
Bu tehditler neticesinde Sari, dönem içerisinde Ertan Yıldız'a 9 sefer, Fatih Keleş'e ise 17 kez elden para götürdü.
Paraların bir kısmını Bakırköy'de bulunan ek hizmet binasında, büyük çoğunluğunu ise Florya'da bulanan eski başkanlık konutunda teslim etti.
İş adamı Sari, bu ödemeleri, 2024 yılının 6. ayına kadar düzenli olarak yaptı.
Fatih Keleş'in 169 milyon TL rüşvet alması
Fatih Keleş 2022 yılı içerisinde, 5 Aralık'ta 1 milyon TL ve 26 Aralık'ta 500 bin TL verdiğini, 2023 yılında; 11-20 Ocak'ta 5'er milyon TL, 8 Mart'ta 4 milyon TL, 16 Mart'ta 3 milyon TL, 24 Nisan'da 1 milyon TL, 6 Ekim, 9 Kasım, 4 Aralık'ta 10'ar milyon TL rüşvet aldı.
12 Ocak- 28 Şubat arasında da 5 seferde olmak üzere 100 milyon TL, 4 Nisan'da 10 milyon TL ve 7 Mayıs'ta 10 milyon TL olmak üzere toplamda 169 milyon 500 bin TL rüşvet aldı.
Ertan Yıldız'ın 63 milyon TL rüşvet alması
Ertan Yıldız, 23 Kasım 2022'de 2 milyon TL, 2023 yılına ait; 28 Şubat'ta 2 milyon TL, 10 Nisan'da 5 milyon TL, 7 Eylül'de 2 milyon TL, 10 Ekim'de 5 milyon TL 25 Aralık'ta 10 milyon TL, 2024 yılında ise; 19 Ocak'ta 10 milyon TL, 22 Ocak'ta 17 milyon TL ve 3 Haziran'da 10 milyon TL olmak üzere toplamda 63 milyon TL rüşvet aldı.
İBB’den 3 milyar TL’lik alacağı var
Ahmet Sari, İBB'deki 3 milyar TL'lik alacağını temin edebilmek için Fatih Keleş ve Ertan Yıldız'a toplam 232 milyon TL ödedi.
Fatih Keleş'in nakit akışı
Fatih Keleş; Ertan Yıldız ve Arif Gürkan Alpay gibi isimlerle bu büyük işlerin takipçiliğini yaptı. İBB iştiraklerinin müdürleri de bu yüklü miktardaki para akışlarından süreç içerisinde beslendi.
Ali Sukas
Ağaç ve Peyzaj AŞ Genel Müdürü Ali Sukas, eşi Berna Sukas'ın milletvekili adaylığı döneminde Sarı'dan seçim çalışmaları için otobüs göndermesini talep etti. Sari, devam eden işleri ve ciddi miktarda alacağı olması hasebiyle bu talebi kabul etti.
PANOFFECT Medya Şirketi’nin sahibi Eyüp Subaşı
2014'de Ekrem İmamoğlu ile tanışan Subaşı, İmamoğlu'nun kampanyasına yönelik baskı ve duvar işlerini yaptı. Bu süreçten sonra İmamoğlu'nun kasası Fatih Keleş ile önce İmamoğlu'nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminde, sonra Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde reklam işlerini yaptı.
İmamoğlu'nun danışmanları, belediye bürokratları ve çalışanları "SİSTEM" diye tabir edilen bir oluşumun içerisinde yer alıyordu. Bu oluşumun amacı, Ekrem İmamoğlu'na seçim kazandırmak ve siyasi iktidar olmaktı. Bu yapının merkezinde Tuncay Yılmaz, Adem Soytekin, Ertan Yıldız, Ali Nuhoğlu ve Murat Ongun yer alıyordu. Bu isimler, belediye iştirakleri veya bağlı şirketler üzerinden topladığı paraların tamamını, sistemin en kritik ismi olan Fatih Keleş'e teslim ediyordu.
Bu konuda İmamoğlu'na rapor veren Keleş, ardından İmamoğlu'nun talimatıyla paraları, Kapalıçarşı'da dövize/ altına/kripto paraya çeviriyordu ya da yurt dışına çıkarıyordu.
Subaşı’ndan yüzde 10 ciro talep etmesi
Fatih Keleş, başkanlık seçiminden sonra açık hava reklamlarının ihalesini alan Subaşı'dan elden yüzde 10 ciro talep etti.
Subaşı, ciroların hak ediş ve ödemelere tekabül eden kısmın yüzde 10'unu Genç Popülist Medya şirketinden nakit olarak çekip Fatih Keleş'e Florya'da bulunan başkanlık konutundaki çalışma ofisinde farklı tarihlerde elden teslim etti.
Keleş, toplamda 8-10 defa aldığı 5 milyon TL'lik rüşvet parasından bizzat Ekrem İmamoğlu'nun bilgisi olduğunu Subaşı'na söylemişti.
Subaşı, Kültür AŞ Genel Müdürü Serdal Taşkın'ın yönlendirmesiyle 16 milyon 660 bin TL'ye kazandığı reklam ihalesini Murat Ongun'un baskısıyla Reklamist firmasına devretmek zorunda kaldı.
Eylül 2021'de Beylikdüzü'nde yapılan bir toplantıda Fatih Keleş, Subaşı'na dijital reklam işini ya Murat Ongun'a devretmesini ya da ortak etmesini söyledi.
Bir hafta sonra Sütlüce'de yapılan ikinci toplantıda Murat Ongun, Subaşı'na Reklamist ile ortaklık ya da devir teklifinde bulundu.
Ekim 2021'deki üçüncü toplantıda Ongun ve Yılmaz, Subaşı'na işi devretmek istemiyorsa elden 100 milyon TL ödemesi gerektiğini söyledi; Subaşı ise bu teklifi reddetti.
On gün sonra baskılar sonucu yapılan son toplantıda Subaşı bazı şartlar sundu, sadece yatırım süresinin 2028'e uzatılması kabul edildi, diğer talepler ise karşılıksız bırakıldı.
Reklam alanları zorla İlbak’lara devredildi
2024 yılı sonunda Murat Ongun, Subaşı'na metrolarda bulunan reklam alanlarını satması ya da devretmesi ile ilgili baskı yaptı ve Subaşı'nı İlbak'lara yönlendirdi.
Subaşı, bu devirden 10 gün sonra da satış pazarlamanın İlbak'lara verildiğini öğrendi.
Normal süresi 10 yıl olan ihaleyi, Ongun'un zorlamasıyla 1,5 yıl sonra devreden Subaşı, daha getirisini tam manasıyla sağlayamamışken 46 milyon TL karşılığında devretmek durumunda kaldı.
Subaşı, metro çıkış kapamaları işini yapmak istediğinde danışman Ertan Yıldız kendisinden 5 milyon TL nakit para talep etti.
2024'ün sonlarında Murat Ongun, Subaşı'nı tamamen köşeye sıkıştırmak ve elimde bulunan metrolardaki reklam alanlarını devretmeye zorlamak amacıyla Kağan Sürmegöz'e talimat verdi.
Subaşı'nın şirketi Panofect'e toplamda 47 milyon TL ecrimisil bedeli kestirerek borçlandırdı.
Bu parayı Kağıthane DAP Yapı otoparkında elden teslim eden Subaşı, Yıldız'ın sahibi olduğu Anatolia Sign şirketine, imalatlara mahsuben piyasa fiyatlarının üzerinde olmak üzere yaklaşık 40 milyon TL ödeme yaptı.
5 milyon dolar rüşvet istendi
West Side projesinin iskânında yaşanan gecikme nedeniyle yaklaşık 200 daire sahibi dava açtı. Adem Soytekin, iskân alınması için 3 milyon TL ödenmesi gerektiğini söyledi. Daha önce aynı nedenle Soytekin'e bir daire veren Beyaz, parayı ödemesine rağmen 3-4 ay içinde iskân alınamadı.
Soytekin'in, Basın Express'teki Coreliving projesinde Mehmet Murat Çalık ile ortak olduğu da Beyaz'ın ifadesinde ortaya çıktı.
Ayrıca Bakırköy Belediyesi İmar'dan Sorumlu Başkan Yardımcısı Ali Rıza Akyüz ve Süleyman Atik, Bakırköy'deki bir AVM projesi için Beyaz'dan 5 milyon dolar rüşvet istedi.
Kültür A.Ş. Müdürü Murat Abbas itirafçı oldu
İBB'ye yönelik soruşturma kapsamında tutuklu bulunan Kültür A.Ş. Müdürü Murat Abbas, etkin pişmanlıktan faydalanarak 18 Nisan’da itirafçı oldu.
Dijital deneyim merkezi müzesi projesinin arkasında Murat Ongun vardı. Dijital Deneyim Müzesi'ni yapacak olan Tuce isimli firma tarafından harcandığı iddia edilen toplam 43 milyon TL gayri resmi bir şekilde Kahraman isimli şahsa ödendi.
Bu parayla Ongun'un yönetiminde olan Barış Kılıç ve Kahraman isimli şahıslar Atina'dan ev ve arsa aldı. Genel Müdür yardımcısı Onur Aldı da Moda'da kirada oturduğu evi satın aldı. Tuce firmasının sahibi Cem Çelik, Abbas'a, Barış Kılıç'ın Amsterdam ya da Rotherdam'da teknesi olduğunu ve bu tekneyi Türkiye'ye nasıl getireceğini kendisine sorduğunu söyledi.
Ertan Yıldız dijital müzeyi yapan firmadan 10 milyon TL, Zeytinburnu CHP adayına destek için 2 milyon TL ve seçim çalışanlarına yemek desteği için 1 milyon 250 bin TL toplam 13 milyon 250 bin TL istedi. Abbas, Londra'daki görüşmede, kullanılan teknolojinin eski olduğunu öğrenince durumdan şüphelendi.
Sayıştay denetçileri dijital deneyim müzesini denetlemeye geldi. Sayıştay denetime gelince Tuce isimli firmanın sahibi Cem Çelik Sayıştay tarafını ben hallederim, bu konuda sıkıntı olmaz, dedi. Sayıştay tarafında ters tepti ve daha yoğun şekilde inceleme başladı. Sayıştay'dan bilirkişiler gelip tespitler yaptıktan sonra Cem Çelik ile Akaretlerdeki kafede buluşan Abbas'tan, dijital deneyim müzesi işinden çıkmak için 30 milyon TL ödeme yapması istendi.
Murat Ongun, projedeki 38 milyon TL açığı alt yüklenicilere hallettirdi. Ongun'un adamı Muhittin Palazoğlu'da işin Sayıştay tarafını halletmekle görevliydi.
Bu görüşmeler sonrası Tunce isimli firmanın sahibi Cem Çelik, süreç içindeki yolsuzluk ve usulsüzlüklerle ilgili belgeleri İçişleri Bakanlığı'na ve savcılığa vereceğine dair tehditlerde bulundu.
Daha sonra Kültür AŞ ile Tunce isimli bu firma mahkemelik oldu.
Naylon fatura vurgunu
Milli bayramlarla ilgili organizasyonlar, büyük bütçeli özel günlerle alakalı sanatçı prodüksiyon bütçeleri tamamen Murat Ongun tarafından belirlenirdi.
Ongun, Dijital Deneyim Müzesi bütçesine gayri resmi bir şekilde 7 milyon TL havalandırma ve çatı, 8 milyon TL iletişim koordinatörlüğünün camı, 22 milyon TL işçilik parası dahil etti.
Ayrıca 6 milyon TL de Kahraman isimli kişiye ödendi.
Murat Ongun, bazı reklam mecraları ihalelerinin belirli firmalara verilmesiyle ilgili talimatlar verdi. Örneğin Kadıköy iskelesindeki reklam alanları ihalesini Murat Kapki 'nin firmasına, İstanbul Çiçekleri Büfeleri ihalesinin ise Ali Tarakçı isimli kişiye ait firmaya verilmesini Murat Ongun bizzat istedi.
Reklam ihaleleri Doğa Hamit üzerinden
Aralık 2020'de Kültür A.Ş. Müdürü olan Abbas, ilk 2 ayda Ongun'un birçok talimatını yerine getirdi.Bu tarihten sonra Abbas, reklam ihalelerine hiç karıştırılmadı.
Abbas'ın yardımcısı Doğan Hamit Doğruer, Abbas'ın imzasıyla süreci yürüttü.
İhale ve iş alımları tamamen Murat Ongun'un talimatıyla Doğan Hamit Doğruer ve Kaan Sürmegöz üzerinden yapıldı.
Medya fonu oluşturuldu
2024 seçimlerine giderken tüm iştiraklerin katıldığı bir toplantıda medya fonu oluşturuldu.
İştirak şirketlerin aracı firmalar üzerinden televizyon kanallarına ne kadar para göndereceği belirlendi.
Kültür A.Ş. aracı firmaya 9-10 milyon TL gönderdi.
Bu toplantıda tüm firmalara ne kadar ödeme yapılacağı Ertan Yıldız tarafından belirlendi. Hatta bazı şirketlerden Ramazan yardımı adı altında doğrudan para toplanması istendi.
Ahmet Köksal, Urban Medya’ya ortak yapıldı
Urban Medya isimli firmanın kurucusu Hüseyin Seçkin'in hayatını kaybetmesinin ardından bu şirkete Hüseyin Köksal'ın kardeşi Ahmet Köksal ortak yapıldı.
Sarıyer’deki villalar zorla İmamoğlu’na devredildi
Ali Nuhoğlu, Emirgan'da 50 milyon dolar değerindeki 3 villayı 15 milyon liraya İmamoğlu İnşaat'a devretti.
2021 yılında Tuncay Yılmaz, Ekrem İmamoğlu'nun bilgisi dahilinde bu villaları almak istediklerini söyledi.
Nuhoğlu, şirketinin durumu nedeniyle satışı kabul etmedi, ancak İSKİ'deki 500 milyon liralık alacağına ödeme çıkarılacağı söylenince teklifi kabul etti.
Ödemelerini almak isteyen birçok iş adamına belli bir komisyon vermesi yönünde baskı yapıldı.
Villaların ikisini Güllüce Tarım A.Ş. üzerine aldı, işlemleri İmamoğlu İnşaat yetkilileri yürüttü.
2024 Mart'ta şirketi İmamoğlu İnşaat'a devretti, karşılığında 15 milyon lira ve bir villa verilmesi için sözleşme yapıldı.
Basında çıkan haberler üzerine şubat ayında 87 milyon liralık cari borç ibaresi eklenen bir ek sözleşme düzenlendi.
Villaların tadilatı için 15 milyon lira harcandı, bu işler Tuncay Yılmaz'ın yönlendirdiği taşeronlara yaptırıldı.
İBB'den alacaklarını tahsil etmek için Fatih Keleş aracılığıyla dolar cinsinden rüşvet veren Nuhoğlu, paraları Fatih Keleş'in kardeşi Zafer Keleş'e elden teslim etti.
Nuhoğlu, İmamoğlu'nun kurduğu sisteme 4 milyon 336 bin dolar aktardı.
28 Temmuz 2022'de 640 bin dolar, 9 Ağustos 2022'de 700 bin dolar, aynı gün 466 bin dolar ve yine aynı gün 30 bin dolar Zafer Keleş'e teslim edildi.
Bu paralar Aqua Florya'nın otoparkında veya Fatih Keleş'in Florya'daki eski başkanlık konutu olarak bilinen ancak Fatih Keleş'in para tahsilatları için kullanıldığı ofiste teslim edildi.
Avukatların baskı yaptığı Güngör Gürman itirafçı oldu
Gürman daha önce verdiği ifadesini reddetti ve ifadesinin tamamen yanlış olduğunu söyledi.
"Murat Kapki'nin gönderdiği avukatlar beni bu ifadeyi vermeye zorladı. Bu sebeple hiçbir avukata güvenim olmadığından dolayı şu an vermiş olduğum ifadeyi avukatsız vermek istiyorum.
"Kapki ailesinin avukatı olduğunu söyleyen avukat S. A. gözaltındayken yanıma geldi. Bana Berat Çağrı Kapki, Şeyhmus Sarıboğa ve benim avukatlığımı yapacağını söyledi.
"Avukat S.A., bahsetmiş olduğum ben dahil üç şüphelinin vereceği beyanı tamamen kendisi kurgulayarak organize etti. Bu suretle benim aslına uygun olmayan yanlış ifadeler vermeme sebep oldu."
"2021 yılında B. Şirketi'nde işe başladım. 2025 senesine kadar Murat Kapki'nin şirketlerinde çalıştım. Kendisi gözaltına alındıktan hemen sonra yaptığı usulsüzlüklerin boyutunu öğrendiğimden dolayı istifa ettim. Ben hiçbir zaman Murat Kapki'nin adamı olmadım."
Valizlerdeki paralar
Ahmet Çiçek isimli şahıs 2022-2024 dönemlerinde Murat Kapki'nin B. isimli şirketine geliyordu. Ahmet Çiçek'in yönlendirdiği bazı kişiler, bankadan para çekmeleri için Berat Kapki'yle birlikte bankaya götürülüyordu. 4. Levent'te bulunan Z. Şubesinde Ahmet Çiçek'in gönderdiği şahıs parayı çekiyordu ve parayı valiz içinde Gürman'a veriyordu. Gürman ise parayı F. plazada bulunan 21.kattaki ofise götürüyordu. Ofise gelen dövizciler parayı teslim alıyordu, karşılığında ederi kadar dolar veriyordu.
Dövize çevrilen bu paralar genellikle Murat Kapki'nin Beykoz Acarkent'te bulunan villasına Murat Kapki, Berat Çağrı Kapki ve Gürman birlikte götürüyordu.
Murat Kapki bu parayı evinin ikinci katında bulunan çatı katındaki kasasına koyuyordu. 2025 yılının Şubat ayında Murat Kapki'nin talimatıyla Gürman, Levent'te bulunan bankadan 8 milyon TL civarı parayı çekti. Gürman, bankadaki dövizciden parayı 400 bin dolara çevirdi Dövize çevrilen bu parayla birlikte Murat Kapki ve Gürman, F'deki şirketten ayrıldı.
Kapki kamera kayıtlarını sildirdi
2025 senesinin Şubat ayında Murat Kapki evinde bulunan kamera sisteminin tüm kayıtlarını kendi şirketinde çalışan elektrikçi Metin isimli şahsa sildirdi ve kamera sistemini devre dışı bıraktırdı. Murat Kapki gözaltına alındıktan sonra evinde bulunan özel güvenlik görevlilerini işten çıkardı. Bunun amacı da bu şahısların tespit edilerek tanık olarak ifadelerinin alınmamasıydı.
Murat Kapki, kanunsuz işlerini Şeyhmus Sarıboğa üzerinden yapıyordu.
Beykoz Acarkent'te bulunan villasının inşaatı sürecinde imarla ilgili yaşanan bir sıkıntıda sahte kontrat düzenleyerek sorumluyu Şeyhmus olarak gösterdi. Ayrıca bütün banka işleri genellikle Şeyhmus Sarıboğa ile gerçekleştirirdi.
İmamoğlu İnşaat’tan iki daire aldı
Murat Kapki, Ekrem İmamoğlu'nun Tekirdağ'da yaptığı villalardan 2 tanesini satın aldı.
Hüseyin Köksal ve Ahmet Köksal, Murat Kapki'nin ortaklarıydı.
Hüseyin Köksal'ın Zorlu Center'ın içinde bulunan otelde kendine ait özel bir odası vardı. Gayrı meşru işlerini burada yapıyordu.
Murat Kapki, Nişantaşı'nda bulunan E.S. isimli iş yerinden sıklıkla bedeli yüksek, İsviçre yapımı lüks saatler, ayrıca evine ve F.'de bulunan iş yerine pahalı tablo, antika eşya alırdı.
Gözaltına alındıktan sonra Murat Kapki'nin eşi Feyza Kapki'nin talimatıyla bu pahalı eşyalar paketlenip Ayazağa Maslak 1453 isimli sitede bulunan 9 numaralı depoya koyuldu. Kapki, 2023 senesinde belediyede görevli olan E.G. isimli şahsa 500 bin USD değerinde saat aldı.
İlhan Gülay itiraf etti: Benden rüşvet istendi
Nişantaşı City's, Meydan AVM ve Gülaylar Altın gibi birçok şirketin sahibi olan İlhan Gülay, 24 saat içinde üç farklı ifade verdi.
Gülay, ilk ifadesinde rüşvet iddialarını kesin bir dille reddetti
Gülay ikinci ifadesinde tutumunu değiştirerek "Benden rüşvet istendi" dedi.
Bazı bürokrat ve siyasetçilerin isimlerini vererek "Protokolü zorla imzalattılar" diye konuştu.
Üçüncü ifadesinde ise Gülay, daha önce verdiği isimlerden bazılarını çıkardı ve yerlerine yeni isimler ekledi.
İmamoğlu ile görüşüldüğünü söyledi.
Savcı karşısında tekrarladığı son ifadesinde Gülay "İBB beni de mağdur etti, ben de şikâyetçiyim" dedi.
İmamoğlu pay alınması için talimat verdi
İstanbul Ataşehir'de yer alan 1046 ada 200 parsel numaralı taşınmaz 2018 yılında şirketi tarafından Bainbridge Holding A.Ş.'den satın alındı.
Ancak satın alma sırasında taşınmazın imar planına ilişkin davalar devam etmekteydi.
Bu davalarda geçmiş imar planlarının hukuka aykırı olduğuna karar verilmiş, ancak kararlar henüz kesinleşmemişti.
Sonrasında, İBB Meclisi 2018 yılının Kasım ayında planların yeniden değerlendirilmesini kararlaştırdı.
2019 yerel seçimlerinden sonra İBB yönetiminin İmamoğlu'na geçmesiyle birlikte, şirketle iletişime İBB Genel Sekreteri Yavuz Erkut geçti.
Süreci daha sonra Ekrem İmamoğlu'nun talimatıyla Yakup Öner devraldı.
Görüşmelerde, Gülay'ın şirketinden inşa edilecek taşınmazdan 5.400 metrekarelik bir bölümün İBB'ye bağışlanması talep edildi.
Aksi takdirde imar süreçlerinin durdurulacağı belirtildi.
Ekrem İmamoğlu ile Saraçhane'deki başkanlık binasında yüz yüze görüştü.
İmamoğlu, "Bu süreci Yakup Öner, Yavuz Erkut ve Buğra Gökçe yürütecek, onların dedikleri benim talimatımdır" dedi.
Şirket ve İBB arasında 24 Kasım 2023'te imzalanan protokol ile 5 bin metrekare konut ve 400 metrekare ticari alan olmak üzere toplam 5 bin 400 metrekarelik alanın İBB'ye devri kararlaştırıldı.
Kabil Taşçı ve naylon faturalar!
Kabil Taşçı'nın son 4 yıldır Kültür AŞ veya belediyeden ihale alan ya da sözleşme imzalayan şirketlere, ajanslara naylon fatura kestiği ortaya çıktı.
Bu sayede sadece KDV bedelinden lüks araçlar ve evler satın aldı.
Taşçı, kazandığı bu gayri resmi paranın bir kısmını İmamoğlu fonuna aktardı.
Böylelikle seçim döneminde Ekrem İmamoğlu'nun afişleri, miting organizasyonları, seçim otobüslerinin temini ve giydirme işlemleri finanse edildi.
Hatta seçim döneminde harçlık adı altında sokakta vatandaşlara bu paralar dağıtıldı.
Süleyman Atik: İmamoğlu’nun kasalarından biri!
Atik, İmamoğlu'nun kasalarından birisi olarak biliniyor. Atik'in, Capacity AVM'de rüşvet pazarlığı yaparken ses kayıtları ortaya çıktı. Atik, rüşvetin itirafı niteliğindeki ses kaydı yayınlanmadan önce verdiği polis ifadesinde herhangi bir rakam konuşmadığını anlattı. Her ne kadar "rakam konuşmadım" şeklinde açıklama yapsa da ses kaydında milyon dolarlardan bahsediyordu
Süleyman Atik ve AVM'nin ortaklarından M. K arasında gerçekleyen konuşmada: "Süreci az çok biliyorsun… Bakırköy Belediyesi adına görüşmeye geldim."
M.K.: "İstenen rakam çok yüksek yani. 5 milyon ne demek yani bir otopark için. 5 milyon dolar bir otopark için."
Sonrasında Atik, Capacity AVM'nin avukatı M.A.İ.'yi tehdit etti.
Atik: "Bu sizin için imkan. Bu imkandan yararlanın. Bu konuda çok kararlılar. Hatta binada deprem tehlikesi bulunduğuna dair rapor alıp binada ticari faaliyetin de durması riski olduğunu hatırlatmamı istediler" dedi.
Benzer bir durum Torun Center'da da yaşandı.
Murat İlbak da itirafçı oldu
CNBC-e'nin çatı kuruluşu İlbak Holding ortaklarından olan tutuklu Murat İlbak etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak için verdiği ifadeden sonra tahliye edildi.
Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu bulunan İlbak, kısa süre önce İzmir'e nakledilmişti.
İlbak 2 Haziran'da verdiği ifade üzerine ev hapsi kararıyla tahliye oldu.
Ahmet Çiçek, çok sayıda naylon fatura kestiğini itiraf etti
İBB'ye yönelik yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasında tutuklanan Neva Organizasyon Şirketi sahibi Ahmet Çiçek, etkin pişmanlıktan yararlanarak İstanbul Başsavcılığı'nda ifade verdi.
İBB'ye yönelik soruşturmada tutuklu bulunan reklamcı Murat Kapki'yle ilgili bilgiler veren Çiçek, Neva isimli reklam şirketinin yanı sıra çalışanlarının üzerine kurdurduğu Etherium, Sonraki Aşama, Bay Aygün, Zempa, 3R isimli şirketlerden çok sayıda naylon fatura kestiğini anlattı.
Çiçek, Murat Kapki'nin şirketinden para çıkarmak için "Naylon fatura keser misin" talebini yüzde 6 komisyon karşılığında kabul ettiğini anlattı.
2019 yerel seçimlerinden sonra İBB'de reklam alanı kiralamak isteyen tüm firmaların Murat Ongun'un onayı olmadan iş yapmasının imkânsız hale geldiğini anlatan Çiçek, Ongun'un yanında yer alan Eyüp Subaşı'nın da fiyat belirleme süreçlerinde aktif rol oynadığını ifade etti.
Tüm mecralara ilişkin fiyat listeleri hazırlandıktan sonra firmalara, "Bu işi şu fiyata yapacaksın" denildiğini anlatan Çiçek, tüm reklam mecralarının fiyat listesini hazırlayarak Murat Ongun'a verdiğini ve bu şekilde Ongun'un onayıyla usulsüz iş alım ve ihale süreçlerinin işletildiğini söyledi.
Noyan Kırmızıgül
İstanbul İl Jandarma Komutanlığı'nın yürüttüğü İBB yolsuzluk soruşturmalarının üçüncü dalgasında ifade veren NYN Yapım ve Prodüksiyon Hizmetleri Ltd. Şti. sahibi Noyan Kırmızıgül, etkin pişmanlıktan yararlanmak istediğini belirterek itiraflarda bulundu.
Kırmızıgül, kazandığı tek ihalede sistematik şekilde iflasa sürüklendiğini söyledi.
2015'te kurduğu şirketle 2021'de İBB'nin bir ihalesini kazandığını belirten Kırmızıgül, sürecin ardından İBB yetkililerinden sürekli baskı gördüğünü, teslim ettiği malzemelerin kusurlu olduğu gerekçesiyle defalarca değişim yapmaya zorlandığını ifade etti.
Süreç içinde ödemelerinin sürekli geciktirildiğini ve kendisine günlük 23 bin TL ceza kesildiğini belirten Kırmızıgül, "Durumu kurtarmak için Daire Başkanı Taner Çetin'le görüştüm. 500 bin TL'yi borç adı altında istedi. Elden teslim ettim ve hak edişim hemen yapıldı" dedi.
Kırmızıgül'ün ifadesine göre, İBB Şehit Gazi Yakınlarıyla İlişkiler Şube Müdürü Onur Gülin, promosyon ürünlerinin sadece Taner Çetin'e yakınlığıyla bilinen Fikri Murat Demir'in sahibi olduğu "Yeni Fikir" şirketinden alınmasını şart koştu.
Kırmızıgül, bu isteği yerine getirinceye kadar ödeme alamadığını belirtti.
Taner Çetin dışında Onur Gülin'in de kendisinden son model bir iPhone ve 250 bin TL talep ettiğini aktaran Kırmızıgül, bu talebi reddettiği için daha fazla dışlandığını ve ödeme süreçlerinin tekrar sekteye uğradığını söyledi.
Bir mali müşavirin itirafları
Ahmet Çiçek'in nişanlısı Meral Çakır yolsuzluk soruşturmasının birinci dalgasında gözaltına alınarak tutuklandı.
Çakır, ifadesinde Ahmet Çiçek'in Murat Kapki ve Muhittin Palazoğlu'na naylon fatura kestiğini itiraf etti.
Çakır, 2. dalga operasyonda tutuklandıktan sonra itirafçı olup adli kontrolle serbest bırakıldı.
Ahmet Çiçek, Murat Kapki ve Muhittin Palazoğlu'nun Medya A.Ş. ve Kültür A.Ş.'den almış olduğu işleri alt taşeron olarak kendisi yapıyordu.
Ancak Ahmet Çiçek, Kültür A.Ş.'den parasını alamadığı için zor durumda kaldı.
Çakır, 2024'te Kapki ve Palazoğlu, Kültür ve Medya A.Ş.'den fazla para alabilmek için Ahmet Çiçek'e hizmet bedelinden fazla naylon fatura kestirdiğini nişanlısı Ahmet Çiçek'ten duydu.
Çiçek, fazla kesmiş olduğu faturaların KDV'sini belirli bir oranda komisyon olarak alıyordu.
Muhasebe Müdürü Murat Bıyık
Murat Bıyık, Eyüp Subaşı'nın aracının bagajına para dolu çanta koyduğuna bir kez şahit oldu.
Metro kanopi ihalesinden yaklaşık 5 ay sonra yapılan bir toplantıda Subaşı, bu ihaleye ilişkin gayri resmi olarak 20 milyon TL komisyon istendiğini söyledi.
Murat Bıyık, soruşturma kapsamında el konulan Panoffect Medya Anonim Şirketi, Genç Popülist Medya Planlama Organizasyon Ticaret Limited Şirketlerinde 2015-2024 yılları arasında çalıştı.
Bıyık, çalıştığı şirketlerin İBB iştiraklerinden aldığı ihalelerdeki montaj ve üretim işlerinin H.Ö.'nün sahibi olduğu Q.M. adlı firmaya yaptırıldığını belirtti.
2020-2021 yıllarında Kültür A.Ş.'den alınan üst geçit ihalelerinde, fatura düzenlemesiyle ilgili çizelgenin önce patronu Eyüp Subaşı'na, ardından kendisine iletildiğini söyledi.
Bıyık, bu çizelgeye göre faturaların nasıl kesileceğini H.Ö.'ye tarif ettiğini ve alt faturaların bu şekilde oluşturulup Kültür A.Ş.'ye teslim edildiğini ifade etti.
Zaman zaman fatura ihtiyacı oluştuğunda Eyüp Subaşı'nın H.Ö.'ye fatura kestirdiğine dair bilgisi olduğunu belirtti.
Ayrıca H.Ö.'nün firmasından alınan önceki faturaların da Subaşı'nın talimatıyla gerçekleştiğini söyledi.
Ertan Yıldız: İBB Meclisi İştirakler/Bağlı Kuruluşlar Komisyon Başkanı
2013'te CHP Beylikdüzü İlçe Başkanı olan İmamoğlu ile tanıştı.
İmamoğlu 2014'te Beylikdüzü Belediye Başkanı seçildikten sonra Yıldız, İstanbulspor Beylikdüzü isimli basketbol takımında yöneticilik yaptı.
İmamoğlu ile olan samimiyeti bu dönemde arttı.
2019'da İmamoğlu İBB Başkanı olunca Yıldız, "resmi başkan danışmanı" oldu.
Kısa süre sonra İBB iştiraklerinden sorumlu başkan danışmanı olarak atandı.
İmamoğlu soruşturması kapsamında, Bakırköy'deki Capacity AVM'nin sahiplerinden 5 milyon euro "rüşvet" istediği için tutuklandı.
"Etkin pişmanlık" hükümlerinden yararlanarak serbest kalmak için bildiği her şeyi savcılığa anlattı.
Göreve başlamalarından 1 yıl geçtikten sonra Fatih Keleş, Ekrem İmamoğlu adına Yıldız'dan bazı firmalara ihaleler verilmesini istemeye başladı.
Bu firmaların çoğunluğu, Beylikdüzü kökenliydi.
Yıldız, kendisinin ve başka bazı iştirak yöneticilerinin, Keleş'in talepleri karşısında isteksizlik gösterdiğini söylüyor.
Başında İmamoğlu'nun bulunduğu ve Fatih Keleş üzerinden yürütülen bu mekanizma, iştirakler üzerinden istediklerini tam manasıyla alamamış.
Bunun üzerine, İBB bünyesindeki Fen İşleri, Yol Bakım Daireleri gibi yapımcı dairelere yönelmişler.
Bu daireler üzerinden, Özyurt İnşaat ile Adem Soytekin'e ait firmalar gibi Beylikdüzü kökenli ve kendilerine yakın firmalara iş vermişler.
“Tüm parasal sistemi İmamoğlu’nun kendisi takip etti”
Ertan Yıldız, İBB'de kurulan yolsuzluk yapılanmasında tüm parasal sistemi bizzat Ekrem İmamoğlu'nun kendisinin takip ettiğini itiraf etti.
İmamoğlu, bu sistemde kendi nam hesabına çalışan kişilere tek tek hesap sorardı.
Ekrem İmamoğlu adına yapılan tahsilatlar Fatih Keleş'te toplanıyordu.
Fatih Keleş'in kardeşi Zafer Keleş, abisi adına tahsilat işlerini yapmaktaydı.
Bu paralar genellikle Florya'da bulunan eski başkanlık konutu olan ve Fatih Keleş'in ofis olarak kullandığı yere götürülüyordu.
İmamoğlu, kafasına uymayan kişileri görevden alarak pasifize edip kontrol altında tutabileceği yerlerde görevlendirmiş.
İmamoğlu yolsuzluk operasyonundan yaklaşık 7-8 ay İmamoğlu, birçok İBB bürokratına dinlenip takip edildiklerini, dikkatli olunması gerektiğini söylemiş.
Yıldız, Cebeci hafriyat alanında bir yapılanma kurulduğunu, Fatih Keleş ve İbrahim Bülbüllü'nün, Murat Gülibrahimoğlu ile birlikte gelen sıcak paranın kontrolünü sağladıklarını anlattı.
Fatih Keleş aracılığıyla, başta Kuzey İstanbul isimli firma olmak üzere Murat Gülibrahimoğlu'nun sahip olduğu şirketlere hafriyat alanları izinleri verildi.
Cebeci, 2022'den itibaren tüm İstanbul'un döküm ve hafriyat alanı olarak gösterildi.
İstanbul'un tüm hafriyatının %70'i buraya gidiyor.
Cebeci'nin yıllık cirosu 150-200 milyon dolar.
Bu işler, İBB'nin İSTAÇ iştiraki tarafından yapılması gerekirken İSTAÇ baypas edilerek ciddi bir kamu zararı oluşturuldu.
Belediye kasasına girmesi gereken para, şahısların cebine aktarıldı.
Murat Gülibrahimoğlu'nun firması, resmi fişlerin yanında gayriresmi fişler de kesmiş, bu şekilde çift fiş keserek gelen paraların bir kısmını da naylon faturalarla dışarıya aktarmış.
İBB Meclisi eliyle hafriyat döküm fiyatları sürekli artırarak Gülibrahimoğlunun çok yüksek kazançlar elde etmesi sağlanmış.
Yıldız, resmi hesaplardan yurt dışına paralar gönderildiğini, bu paraların bir kısmının Ekrem İmamoğlu'na gittiğini söylüyor.
İmamoğlu, döküm sahası alanındaki işlerin gayriresmi eşit ortağıymış.
Kaçak Gülibrahimoğlu’nun götürdüğü yüz milyonlarca doların yarısı İmamoğlu’na ait
Cebeci'de bir de taş ve mıcır piyasasında tekelleşme operasyonu yapılmış.
Böylece Murat Gülibrahimoğlu, taş piyasasını ele geçirip en önemli aktör haline gelmiş.
Belli dönemlerde taş üretimini durdurarak taş fiyatlarını arttırmış, karaborsacılık yapmış.
Bu şekilde elde ettiği paranın yarısı, operasyonu beraber yürüttüğü, (Fatih Keleş aracılığıyla) Ekrem İmamoğlu'na gitmiş.
Bu operasyonunun (Fatih Keleş adına) parasal kontrol ve yönetimini İbrahim Bülbüllü sağlamış.
İmamoğlu yolsuzluk şebekesine operasyon yapılacağı iddiaları 2024 sonlarında gündeme gelince, elde ettiği paralar Murat Gülibrahimoğlu'ndan istenmiş.
Ancak Gülibraihmoğlu'nun paraların büyük bir kısmını vermeyip Mart 2025'te Londra'ya kaçmış.
Ertan Yıldız, Gülibraihmoğlu'nun Londra'da yüz milyonlarda dolar parası olduğunu ve bunun yarısının İmamoğlu'nun ait olduğunu belirtiyor.
Aziz İhsan Aktaş’ın itirafları
CHP'li belediye başkanları ile belediyelerin üst düzey yöneticilerine rüşvet vererek ihaleleri organize eden kilit isim Aziz İhsan Aktaş, etkin pişmanlıktan yararlandı.
CHP'li belediyelerde dönen milyonlarca liralık rüşvet, araç tahsisi, ihale pazarlığı ve seçim harcamalarına dair detayları açıkladı.
Rıza Akpolat’ın şantajı
CHP'li eski Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'a iki araç alındı.
Ödemesi yapılmadığı için, araçları alan kişi şantaja maruz kaldı.
Elden verilen 7,5 milyon TL, Rıza Akpolat'a ait Emza şirketi ve araç firmaları arasında paylaştırıldı.
Beşiktaş Belediyesinden alacaklı olan firmalara eski Belediye Başkan Yardımcısı Alican Abacı'nın düğün masrafları ödetildi.
Organizasyon parası üçüncü kişiler üzerinden aktarıldı.
Alican Abacı'ya Volvo marka araç alındı. Aracın resmi sahibi başka kişi gösterildi. Aracı hala Abacı'nın eşi kullanıyor.
Beşiktaş Belediyesi'ne yapılan bir işin ödemesini alabilmek için, başkan yardımcısının koruması ve şoförüne elden 600.000 dolar rüşvet verildi.
Teslim yeri: Kuveyt Türk Acıbadem Şubesi.
